Ana Sayfa Makaleler Lojistik Hizmetlerde Mevsimsellik ve Kışı Etkisi

Lojistik Hizmetlerde Mevsimsellik ve Kışı Etkisi

9243

Tedarik zincirinde en temel operasyonlarımızdan birisi depolama hizmetlerimizdir. Tedarik zincirinde arz ve talebin farklı lokasyonlarda olduğu her durumda, ilk temel işlemi, yani taşımayı yapmak zorundayız. İkinci temel operasyon da depolamadır. Arz ve talep arasında eşitsizlik olduğu zamanlarda üretim fazlası olan ürünleri depolar ve talebin arttığı zamanlarda, bunları tedarik zinciri içine aktarırız. Üretim her zaman aynı seviyede olmasına rağmen tüketici talepleri yıldan yıla, mevsimden mevsime, aydan aya, haftadan haftaya, hatta günden günde farklılık gösterir. Bu farklılığın tümü lojistik sektöründe mevsimsellik olarak ele alınır ve tüm planlarımızda göz önünde bulundururuz.

Özellikle tarımsal üretimi, bir dereceye kadar tüketim ürünlerini, yatırım ürünlerini etkileyen en büyük mevsimsellik yaz-kış farklılığıdır. İş kolları arasında turizmden sonra yaz ve kış farkından en çok etkilenen sektör lojistik sektörüdür. Üretim sektöründe örneğin, buzdolabı ve soba üreticileri kendilerini en çok etkilenen iş kolları içine koysalar da; üretimlerini talebin az olduğu zamanlarda depolamaları ve talebin üretimin üzerine çıktığı dönemlerde, bu depolardan pazara ürün sevk etmeleri kendi çözümleri olmaktadır. Üretimleri aksamamakta sadece envanter maliyetleri artmaktadır.

Lojistikçiler için kış ayları kriz aylarıdır. Her yıl hazırladığımız yıllık bütçelerde cironun azaldığı, işletme masrafların arttığı dönemdir soğuk kış ayları.

Kışın günler kısalmaktadır. Geç aydınlanan günler ve erken gelen akşam karanlığı, aydınlık içindeki çalışma saatlerini kısaltır. İş yapma koşulları zorlaştırır. Kışın tüketim de düşer ve buna bağlı üretimde azalmalarla karşılaşırız. Lojistik sektörü daha az ürün taşır ve daha az ürün depolar.

Yağmur, kar, hatta dolu ve buzlanma gibi hava muhalefeti, kısa gün ışığı dönemi, nedenleriyle kara taşıma araçlarımızın hızı düşer, taşıma süreleri uzar. Yollarda daha fazla kaza olayları ile karşılaşırız. Taşımalar aksar ve yavaşlar, aktarmalar söz konusu olur. Taşıma araçlarımızın da ıslak zemin ve soğuk hava nedeniyle yakıt tüketimleri artar, rölantide bekleme süreleri uzar. Eski araçlarda bakım eksikliğinden doğan arızalar hep kış döneminde ortaya çıkar. Taşıma daha yüksek maliyetli bir hale gelir. Buna karşılık azalan iş kapasitesi nedeniyle pazardaki taşıma fiyatları düşer ve kar oranları alt limitlere dayanır.

Kışın soğuk algınlığı, grip, akciğer hastalıkları gibi sorunlar da artmaktadır. Çalışanlarımız daha fazla viziteye çıkmakta, hastahanelerde zaman geçirmekte veya özel izin kullanmakta ve işyerinde kalanlara daha çok iş yükü düşmektedir. Kurumsallaşmamış şirketlerde iş kalitesi düşer ve daha fazla müşteri şikayetleri oluşur.

Depolarımızda da ısıtma maliyetlerimiz artar, depoların tamamını ısıtmıyorsak da sosyal tesislerin, yönetim ofislerinin ısıtılması gerekir. Havanın erken kararmasından dolayı çalışma alanlarımızda daha fazla elektrik tüketiriz. Bazı depolarda elleçleme alanlarında radyant ısıtıcılardevreye girer.

Ofis dışında çalışan satıcılarımız, pazarlamacılarımız da kış aylarında,  yaz ve bahar dönemlerindeki performanslarını göstermezler. Yoğun trafik nedeniyle günlük ziyaret sayıları azalır. Gittikleri ziyaretlerde daha fazla zaman harcamak durumunda kalırlar.

Kargo şirketlerimiz gibi günün tamamını dışarıda geçiren dağıtım elemanlarının da işleri zordur. Yağmur, çamur, kar buz onların günlük verimliliklerini etkilemektedir. Şehir içindeki trafik hızının azalmasından dolayı günlük dağıtım adetleri düşmektedir. Daha geç saatlere kadar çalışmak zorunda kalırlar.

Denizcilerimiz de kış aylarında daha kötü deniz koşullarında seyahat etmektedirler. Gemilerin sefer hızları düşmekte, liman erişimlerinde gecikmeler yaşanmakta, zaman zaman limanlarda gemi sayıları azalmakta ve zaman zaman da üst üste binmeler olmaktadır. Dalga nedeniyle limana yanaşamayıp açıkta bekleyen her gemi, hem taşıtan için hem taşıyan için hem de liman hizmetleri için bir maliyet yaratmaktadır. İş yoğunluğuna neden olmaktadır. Liman elleçlemesinde hız düşüklüğü ile karşılaşılmaktadır.

Hava taşımasında da sis veya kar nedeniyle uçuşlarda iptaller olmaktadır. İptal edilen her uçuşta yolcu uçaklarının yük bölmelerinde taşınan uçak altı kargo hizmeti sekteye uğramaktadır. Uçakla ulaşması gereken JIT ürünler ulaşamamaktadır. Genel yük taşıyan kargo uçakları da seferlerinde gecikmekte ve verimlilikleri azalmaktadır.

Lojistik tedarik zinciri sürecinin planlanmasını, uygulanmasını ve ardından da planlanan durum ile gerçekleşen sonuçların analizi ile yeni planlamalar yapmayı gerekli kılar. Bundan dolayı planlarımızı yaparken yıllık, mevsimsel, aylık, haftalık hatta günlük sapmaları yani mevsimselliği göz önünde bulundurmamız gerekir. Maliyetlerimizin artmaması, kaynaklarımızın gereksiz yere kullanılmaması için doğru planlama yapmak zorundayız.

Her türlü olumsuz koşullara rağmen tedbirlerini baştan alan şirketler mevsimselliklerin en önemli olanını, kış krizini kolay ve çabuk atlatırlar. Sorunu ortaya koyduktan sonra çözme veya sorunun etkisini azaltma çalışmaları bir risk yönetim işlemidir ve lojistik sektöründe de son derece önemlidir.  Başımıza gelecekleri önceden ön görüp sorunların krize dönmemesi için tedbirlerimizi önceden alırız. Yağmur yağmaya başlayınca şemsiyesiz kalmayalım diye..

Selam ve sevgilerimle,

Atilla Yıldıztekin

Tedarik Zinciri ve Lojistik yönetimi danışmanı

E mail: atilla@yildiztekin.com