
• Almanya’daki yeni DHL Avrupa İnovasyon Merkezi, daha büyük, uyarlanabilir ve sürdürülebiliryapısıyla iş birliklerine ve müşteri odaklı lojistik inovasyona yön veriyor.
• 2.500’den fazla tedarik zinciri profesyoneliyle yapılan anket, geleceğin tedarik zincirlerinişekillendiren en önemli üç trendin Yapay Zekâ, Robotik ve ESG (Çevresel, Sosyal ve Yönetişim) olduğunu doğruladı.
• DHL Supply Chain, modüler standardizasyon, stratejik iş ortaklıklari ve gelişmiş kontrolplatformlarını içeren yapılandırılmış bir yaklaşımla lojistik tesislerinde kolaboratif robotlar, yapay zeka destekli analitik ve otonom taşıma sistemleri gibi teknolojileri başarıyla devreye aldı.
• DHL Supply Chain, dünya genelinde yaklaşık 10.000 otomasyon ve dijitalleşme projesi hayatageçirdi ve küresel operasyonlarına 8.000’den fazla kolaboratif robot entegre etti.
3 Ekim 2025 – DHL Group, Almanya’nın Troisdorf kentindeki İnovasyon Merkezi’nin resmi açılışınıgerçekleştirerek müşteri odaklı, cesur inovasyonlarla lojistiğin geleceğini şekillendirme taahhüdündeönemli bir adım attı. Bir önceki tesisin yerini alan ve Bonn’daki Grup genel merkezine yakın konumlananbu genişletilmiş ve iyileştirilmiş İnovasyon Merkezi, tedarik zincirlerini daha akıllı, sürdürülebilir vedayanıklı hale getiren teknolojilerin geliştirilmesini ve gerçek dünyada uygulanmasını destekliyor. Bunun yanı sıra müşteriler, girişimciler, akademik kurumlar ve sektör paydaşlarının iş birliği yapabileceği birplatform işlevi görüyor. 5.360 metrekarelik alana yayılan Merkez, DHL Group’un Strateji 2030 vizyonunda temel bir yapı taşı olarak konumlanıyor. Merkezde sergilenen, DHL’in en son yenilikleriarasında yapay zeka (AI), robotik, Nesnelerin İnterneti (IoT) ve sürdürülebilirliği artıran teknolojiler yeralıyor. DHL Group’un Strateji 2030 vizyonu akıllı büyüme, emisyon azaltımlı lojistik ve dijital dönüşümeodaklanırken, İnovasyon Merkezi de yeni nesil lojistik çözümlerine katalizör görevi görüyor.
DHL Ticaret Direktörü ve DHL Müşteri Çözümleri ve İnovasyon Müdürü Katja Busch, konuylailgili olarak şunları söyledi: “Dönüşümümüzün itici gücü inovasyondur. Yeni DHL Avrupa İnovasyonMerkezi, fikirleri etkiye dönüştürerek iş birliğini, büyümeyi ve lojistikte neyin mümkün olduğunuyeniden tanımlamayı mümkün kılıyor. Müşterilerimiz, iş ortaklarımız ve çalışanlarımızla birliktelojistiğin geleceğini birlikte yarattığımız yer burası.”
Çapraz lamine ahşaptan inşa edilen ve yenilenebilir enerjiyle çalışan yeni DHL Avrupa İnovasyonMerkezi, sıfır sera gazı (GHG) emisyonuyla faaliyet göstererek, Grubun sürdürülebilirliğe yönelikbütünsel yaklaşımına örnek teşkil ediyor. Doğal malzeme seçiminden akıllı enerji sistemlerine ve düşükemisyonlu yapıya kadar binanın her bir unsuru, Avrupa’daki yeşil binalar için en yüksek sürdürülebilirlikstandartlarından biri olan DGNB Platinum sertifikasına uygun olarak çevresel etkiyi en aza indirecekşekilde tasarlandı. 400 kişiye kadar ziyaretçi ağırlayabilen merkez, çeşitli etkinlik ve atölyelere kolaycauyum sağlayan esnek ve modüler bir düzene sahip olmasıyla dinamik iş birliğini ve inovasyonudestekliyor. Merkez ayrıca, Grubun küresel inovasyon gündemini yönlendirmede kilit rol oynayan DHL Müşteri Çözümleri ve İnovasyon ekibine ve DHL’deki inovasyona katkıda bulunan diğer ekiplere de evsahipliği yapıyor.
Müşteri Odaklı İnovasyon Stratejisi
İnovasyon Merkezi’nde sergilenen teknolojiler, müşterilerin ve lojistik camiasının önümüzdeki on yıldakisektör değişimlerini öngörmesine yardımcı olmak için tasarlanmış stratejik bir araç olan DHL LojistikTrend Radar’da belirlenen temel trendlerle örtüşüyor. DHL, bu trendlerin nasıl önceliklendirildiğinianlamak için farklı sektör ve bölgelerden 2.500’den fazla tedarik zinciri profesyoneliyle küresel bir anketyaptı. Sonuçlar, Yapay Zeka, Robotik ve Çevresel, Sosyal ve Yönetişim (ESG) trendlerinin önümüzdekiyıllarda tedarik zincirlerini şekillendirmesi beklenen en önemli üç trend olduğunu ortaya koyuyor:
• Katılımcıların yüzde 44’ü, yapay zekayı gelecekteki lojistik dönüşümünün önde gelen itici gücüolarak tanımladı.
• Verimliliği ve otomasyonu artırmasıyla değer verilen robotik, yüzde 28 ile ikinci sırada yer aldı.
• Tedarik zincirlerinde artan sürdürülebilirlik önceliklerini yansıtan ESG ise yüzde 25 ile üçüncüsıradaydı.
Busch, sözlerini şöyle sürdürdü: “Müşterilerimiz yalnızca teknolojik olarak gelişmiş değil, aynı zamandasürdürülebilir ve ölçeklenebilir çözümler istiyor. DHL Avrupa İnovasyon Merkezi, yapay zeka destekliçözümler, otonom robotik ve çevre dostu ambalaj inovasyonları gibi önemli teknolojilerle bu ortakvizyonu hayata geçiriyor.”
Vizyon, Operasyonel Etkiye Dönüşüyor
DHL, yeni teknolojileri geliştirip test etmekle kalmıyor, aynı zamanda bunları küresel operasyonlardageniş ölçekte uygulamaya alıyor. Bu dönüşümün temel itici güçlerinden biri, şirket genelindeinovasyonun ticarileştirilmesinde merkezi bir rol oynayan, Grubun sözleşmeli lojistik birimi DHL Supply Chain.
DHL Supply Chain, modüler standardizasyon, stratejik iş ortaklıklari ve gelişmiş kontrol platformlarınıiçeren yapılandırılmış bir yaklaşımla lojistik tesislerinde kolaboratif robotlar, yapay zeka destekli analitikve otonom taşıma sistemleri gibi teknolojileri başarıyla devreye aldı. DHL Supply Chain bugüne kadardünya çapında yaklaşık 10.000 otomasyon ve dijitalleştirme projesini hayata geçirdi ve 8.000’den fazlakolaboratif robotu operasyonlarına entegre etti.
DHL Supply Chain Avrupa CEO’su Rainer Haag, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Bugün, inovasyon gündemimiz faaliyet gösterdiğimiz neredeyse her müşteri tesisini etkiliyor. Otomasyondanrobotiğe ve Nesnelerin İnterneti (IoT) sensörlerine, veri analitiğinden yapay zekaya kadar akıllıteknolojiler, küresel çapta tüm operasyonlarımıza entegre edilmiş durumda. İnovasyonun ancak genişölçekte uygulandığında tam potansiyeline ulaştığına inanıyoruz ve tam da bunu yapıyor, müşterilerimiz, çalışanlarımız ve yatırımcılarımız için gerçek bir etki yaratıyoruz. Müşterilerimizin büyümesine buşekilde yardımcı oluyor ve biz de onlarla birlikte büyüyoruz.”
DHL Supply Chain Türkiye Ar-Ge Merkezi, sektörü yenilikçi çözümlerle destekliyor
DHL Supply Chain’in Türkiye’de de 2017 yılından bu yana T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından akredite edilmiş bir Ar-Ge merkezi bulunduğunu belirten DHL Supply Chain Türkiye Genel Müdürü Buket Cox, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Ulusal ve Avrupa Birliği fonlarıyla desteklenen projeler geliştirerek lojistik sektöründe inovasyonu teşvik eden Ar-Ge merkezimiz, biri Araştırma ve İnovasyon, diğeri ise Geliştirme olmak üzere iki ana yapı üzerine kurulu. DHL Supply Chain Türkiye Ar-Ge merkezimizle yapay zekâdan yeşil lojistiğe kadar birçok alanda yenilikçi çözümler geliştirerek lojistik sektörünü daha akıllı, güvenli ve sürdürülebilir hale getirmeyi amaçlıyoruz.”
DHL Supply Chain Türkiye Ar-Ge merkezinin öne çıkan projeleri arasında ise DHL çalışanları için geliştirilen, kiosklar, DHL mobil uygulaması ve Smart platformu üzerinden 7/24 erişilebilir olan, büyük dil modelleriyle çalışan yapay zekâ destekli mobil asistan DHL Genie yer alıyor. HSE Game, depo kiosklarında erişilebilen, iş sağlığı ve güvenliği eğitimini oyunlaştırarak sunan bir araç olarak kullanılıyor. Hazard Report, CCTV görüntülerini analiz ederek güvenlik risklerini tespit eden bilgisayarla görme sistemi özelliğini taşırken, RECIRCULATE elektrikli araç bataryalarının geri dönüşümünü ve yeniden kullanımını hedefleyen, Horizon Europe destekli bir proje olarak öne çıkıyor. ESCALATE projesi ise sıfır emisyonlu ağır vasıtaların yapay zekâ destekli lojistikle entegrasyonunu sağlayarak AB’nin Net Sıfır Emisyon hedeflerine katkı sağlıyor.
Bağlantılı, Küresel Bir İnovasyon Ekosistemi
Almanya’daki yeni DHL Avrupa İnovasyon Merkezi, küresel çapta önde gelen tesislerden biri olarak, DHL Grubu’nun Amerika (Chicago), Asya Pasifik (Singapur) ve Orta Doğu ve Afrika’da (Dubai) bulunan tesisleri de içeren küresel İnovasyon Merkezleri ağının bir parçası. Bu merkezler bir araya gelerek, DHL’in yükselen trendleri belirlemesine, müşterilerle etkileşim kurmasına, yeni teknolojileri test etmesine ve bölgeler ve iş birimleri genelinde etkili çözümler sunmasına olanak tanıyan bağlantılı bir ekosistem oluşturuyor. Coğrafyalar ve sektörler arası iş birliğini teşvik ederek DHL, inovasyonun yalnızca yerel olarak değil, aynı zamanda küresel olarak da ölçeklenebilir olmasını sağlayarak dünya çapında lojistik ve tedarik zinciri yönetiminde gelişimi destekliyor.