Uluslararası Nakliyeciler Derneği, UND, karayolu taşımacılığı sektöründe çalışan nakliyecilerin uluslararası platformda sorunlarını çözmeye çalışan bir sivil toplum kuruluşudur. 1974 yılında kurulan bu dernek, hem Türk ekonomisini hem de kara nakliyesinin gelişmesine katkıda bulunmaktadır. Kamu ile işbirliği yaparak gerçekleştirdiği projelerde uluslararası nakliyede ülkemizi temsil etmektedir. Örneğin Gürpınar Sınır Kapısını yap işlet devret sistemi ile UND tarafından yeniden işletilmeye başlanmıştır. Uluslararası ikili görüşmeleri sayesinde de resmi heyetlerle görüşmelerde bulunmakta ve sektör temsilcisi STK’lı olarak IRU (Uluslararası Karayolu Taşımacılar Birliği’nde ) teknik komitelerde Türkiye’yi temsil etmektedir. Ayrıca AB ‘nin sektörel birlikleri ile işbirliği yaparak taşımacılık ve ulaştırma alanlarında ve Güneydoğu Avrupa İşbirliği Platformu SECI’de ulaştırma sektöründe Türkiye’yi yine UND temsil etmektedir. Karadeniz Ekonomik İşbirliği (KEİ) ‘ni oluşturan ülkelerin UND gib STK ‘larını bir çatıda toplanmasını sağlayarak BSEC URTA adıyla bir örgütün kurulmasına öncülük etmiştir.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği mesleki oda olarak ticaret, sanayi, ekonomik işbirliği konularında hizmet veren meslek kuruluşudur. Dış ticaret, deniz ticareti ve ticaret borsasının üst kuruluşudur. TOBB 81 il 160 ilçeye yayılmış 365 oda ve borsanın (Ticaret Odaları, Sanayi Odaları, Ticaret ve Sanayi Odaları, Deniz Ticaret Odası ve Ticaret Borsası) üst kuruluşudur. Kamu ve Özel sektöre ekonomi politikaları konusunda görüş bildirir. Ticaret ile uğraşan adi şirket dışındaki şirketlerin Sicil Gazetesini çıkarır. Sermaye piyasası yatırım teşviklerinin yönlendirilmesi, ithalat ve ihracat rejimi kararları, haksız rekabetin ticarette önüne geçilmesi, Küçük ve orta ölçekli işletmeleri pazarlama finansman araştırma, geliştirme konularında harekete geçirmek, gerekli raporlama işlemlerini hazırlama, organize sanayi bölgesi, lojistik köy kurulması, ulusal ve uluslararası ticari uyuşmazlıklarda tahkim konusunda şartları oluşturmak, e-ticareti geliştirici çalışmalar yapmak, istihdamı arttırıcı, sektörün istediği nitelikte insan gücünü yetiştirebilmek için üniversite- sanayi işbirliği yapmak görevleri arasındadır.
Sivil toplum örgütleri, Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) üyeliği sürecini desteklemek üzere uluslararası siyasal, ekonomik, sosyal ve kültürel ilişki, iletişim, temsil ve iş birliği ağlarının geliştirilmesi için çalışmalar yapmaktadır. STK’lar, uluslararası ticarette entegrasyon sağlayabilmek için bölgesel, ulusal projeler geliştirir. AB’nin tanımına göre, bütün ekonomik, toplumsal ve mesleki kuruluşlar bu kapsama girmektedir. Bunun bir sonucu olarak Aralık 2002’de kabul ettiği bir dizi prensip kararı ile Avrupa Komisyonu” açıklık, katılımcılık, sorumluluk, şeffaflık, etkin olmak ve tutarlılık” gibi kavramları sivil toplum kuruluşlarının olmazsa olmaz özellikleri olarak kabul etmektedir[1].
1986 yılında Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği; ismiyle kurulan UTİKAD, FIATA ve CLECAT üyesi olması dışında Türk taşımacılık ve lojistik sektörünü temsil eden STK’dır. UTİKAD, Türkiye’de lojistik alanı ile ilgili Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanlığı’nda Demiryolu Düzenleme Genel Müdürlüğü, Deniz ve İçsular Düzenleme Genel Müdürlüğü’nde Deniz Ticareti Genel Müdürlüğü’nde Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü’nde Deniz Hava Meydanları İşletmesi vs. lojistik alanı ile ilgili kamu yönetiminin her alanında sektör temsilcisi olarak yurt içi ve yurt dışında temsilci olarak yer almaktadır. TTK’da taşıma işleri komisyonunda yer alan bu STK, yüzlerce üyesi ile taşıma modlarında global olarak faaliyetlerde bulunmaktadır. Akademisyenler tarafından hazırlanan kitaplar, sektöre bilimsel bir bakış açısı kazandırmıştır. CLECAT Avrupa Birliği nezdinde kurulmuş bulunan küçük bir FIATA’dır. UTIKAD da CLECAT’ın halen oy vermeyen bir üyesidir.
Türkiye’de İçişleri Bakanlığı resmi web sayfasında isimleri geçen lojistikle ilgili derneklerden bazıları şunlardır:
- Vapur Donatanları ve Acenteleri Derneği
- DTD Demiryolu Taşımacıları Derneği
- OSD Otomotiv Sanayi Derneği
- UNKODER Uluslararası Nakliye ve Organizatörler Derneği
- LODER Lojistik Derneği
- ADANA Nakliyeciler Derneği
- ANKARA Ambar İşletmecileri Derneği
- ANKARA Nakliyeciler Derneği
- BOYKOP Derneği
- BURSA Nakliye Komisyoncuları Derneği
- GAZİANTEP Komple Nakliyeciler Derneği
- GAZİANTEP Nakliyeciler Odası
- İKNADER (İSTANBUL Kocaeli Nakliyeciler ve Nakliye Komisyoncuları Derneği)
- İZMİR Kara Nakliyeciler Sitesi
- İZMİR Nakliyeciler Kooperatifi
- KAYSERİ Nakliyeciler Derneği
- MERSİN Nakliyeciler Derneği
- PAYAS Nakliyeciler Derneği
- TÜM-NAK (Tüm Nakliyeciler Derneği)
- UTODER (Uluslararası Taşıma Organizatörleri Derneği
Sivil toplum kuruluşları eğitim ve uluslararası alanda sektörde söz sahibi olmuşlardır.
UND Uluslararası Nakliyeciler Derneği IRU ve FIATA üyesi olan UND,’den ayrılanlar Roder’i kurmuşlardır. Yugoslavya’da savaş olduğunda Yugoslavya’daki Balkan savaşında yolların tehlikeli hal alıp ulaşımın aksaması karşısında bir araya gelen RO–Ro tipi gemilerle kamyonların Avrupa’ya ulaşımı bu STKların çalışmaları sayesinde olmuştur.
2004 yılında kurulan Uluslararası Taşımacılık Örgütleri, ticareti kolaylaştırma tedbirlerinin teşvik edilmesinde önemli bir rol oynamaktadır.
Ticareti kolaylaştıran Uluslararası Taşımacılık Örgütleri şunlardır:
Türkiye’de Sivil Toplum Geliştirme Merkezi Derneği (STGM), 2005 yılında bir grup akademisyen ve araştırmacı tarafından kurulan Yaşama Dair Vakıf YADA vakfı, ara dönüştürmeyi amaçlamaktadır. Tarih Vakfı da STK’ olarak araştırmaları ve insan hakları, sendikal eğitim ve atölye çalışmaları ile sivil toplum kuruluşlarının olumlu katkıları görülerek Türkiye’de üniversiteler (İstanbul Bilgi Üniversitesi– Sivil Toplum Çalışmaları Merkezi (STÇM), Marmara Üniversitesi – Sivil Toplum Kuruluşları Araştırma ve Uygulama Merkezi (STKAM) kurmuştur.
Sivil Toplum Örgütlerinin İstihdama Katkısı
Sivil toplum kuruluşlarına gayr-i safi milli hâsıla içindeki payları açısından bakıldığında ABD % 6,3, İngiltere ve Fransa %4,8 ve Japonya’da %3,5 düzeylerinde gerçekleşmektedir. 1980’den 2000’e kadar bu ülkelerde sivil toplum kuruluşlarının gayr-i safi milli hâsıla içindeki payları ABD’de %12,7, İngiltere ve Fransa’da yaklaşık %15, Almanya’da %11 ve Japonya’da %8 oranında artmıştır. Bu veriler, sivil toplum kuruluşlarının büyümekte olduğunu önem düzeylerinin de arttığını göstermektedir. Ancak Türkiye’de Sivil toplum örgütlerinin ekonomik yönden katkılarını ölçen bir araştırma, yaptığımız literatür taramasında bulunamamıştır. Gayr-i safi milli hâsıla içindeki paylarını ölçen bir araştırma da bulunmamaktadır.
ABD’de, yaklaşık 7 milyon kişi, sivil toplum kuruluşlarında tam zamanlı olarak istihdam edilmektedir. Bu oran ABD’deki toplam istihdamın %6,8’ini, hizmet sektöründe istihdam edilenlerin ise %15,4’ünü oluşturmaktadır. Avrupa Birliği ülkelerinde örneğin Almanya (1 milyon), Fransa (0,8 milyon) ve İngiltere’de sivil toplum kuruluşlarının genel istihdamdaki payı %4, hizmet sektörü açısından 79 AB Kapısında Sivil Toplum Dosyası, bakıldığında ise %10. Japonya’da ise 1,4 milyon kişi sivil toplum kuruluşlarında istihdam edilmektedir.
6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu Gereğince, işkollarindaki işçi sayilari ve sendikalarin üye sayilarina ilişkin 2018 temmuz ayı istatistiklerine gore, taşımacılık alanında 732.647 işçi çalışmaktadır 177.756 işçi deniz taşımacılığı sendikasına üye olmuştur. Türkiye’de genel olarak değişik iş kollarında tüm sendikalara üye olan işçi sayısı 1.8O2.155’tir. Taşımacılık alanında sendikaya üye olan işçi sayısı 910. 403’tür. Lojistik alanında çalışan sendikaya üye olan işçi sayılsının tüm tüm meslek kollarında arına oranı %50,51’dir[1]. Lojistik alanında çalışan işçi ve işçi temsilcilerinin sivil toplum örgütüne üye olmada genel bir temayül içerisinde olduğu, demokratikleşme, birlik oluşturma, baskı grubu oluşturma isteğnde oldukları görülmektedir. Bu durum uluslararası ticarette yaşadıkları ekonomik sıkıntılar, mesleki alanda yaşanan güçlükler, gümrük işlemlerinde yaşanan zorluklar, kotalar, akaryakıta getirilen zamlar konusunda siyasi politik otoritelere birlikte güç oluşturarak baskı yapma yolunda önemli bir adım çoğunluk olduklarını göstermektedir.
Türkiye’nin toplam nüfusu: 80,810,525 tir. Derneklere üye olan kadın üye sayısı 2.308, 834 tür, erkek üye 8.802.868 ‘dir. Derneklere üye ayısı nın az olması derneklerin bi çoğunun cami ve ibadethanelere yardım amacıyla açılmasından kaynaklanmaktadır. 41.655 kişi maaşlı çalışırken 18334 kişi gönüllü olarak derneklerde çalışmaktadır.
ABD ve Avrupa’daki sivil toplum kuruluşlarının toplam istihdam sayısı 11,8 milyon iken, bu ülkelerdeki 6 büyük şirketin (Daimler-Benz, General Motors, Hitachi, Fiat, Alcatel Alsthom ve Unilever) toplam istihdamları yaklaşık 2 milyon düzeyinde gerçekleşmektedir.
Ülkemizde sivil toplum kuruluşlarının genel istihdam içindeki payları ile ilgili olarak yapılmış bir araştırma ya da statiksel çalışma bulunmamaktadır. Ancak derneklerde çalışan gönüllü ve ücretli personel sayısı İçişleri Bakanlığı bünyesinde kurulan Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü’nün web sayfasında verilmiştir. 2017 verilerine göre derneklerde tam zamanlı çalışan kişi sayısı 43581, yarım zamanlı çalışan kişi sayısı 5434 kişi, projelerde çalışan kişi sayısı 10.974 tür. 41.655 kişi maaş karşılığı çalışmıştır.[1].
TÜSEV ve CIVICUS ortaklığında yürütülmüş olan ve 1999’dan günümüze sivil toplumun gelişimini ve eğilimlerini belirleyen araştırmadan önemli sonuçlar çıkmıştır. Rapora göre; Türkiye’de sivil toplum hızla gelişmekte, ancak yaygınlık ve derinlik açısından sınırlı kalmaktadır. Ülkede sivil toplum kuruluşları ağırlıklı olarak dernek veya vakıf olarak tüzel kişilik kazanmakta, ancak her 100.000 vatandaşa, sadece 108 dernek ve 4,5 vakıf düşmektedir. Az sayıdaki bu kurumlara katılım da oldukça düşüktür: bireylerin %18’i bağış yapmakta, %7,8’inin bir derneğe üyeliği bulunmakta ve %1,5’i aktif olarak gönüllülük yapmaktadır.
Türkiye’de Sivil Toplum Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 98 sayılı Sözleşme ve 158 sayılı Sözleşmesini imzalayan Türkiye, uluslararası bazı sendikal hakları onaylamışve bu haklara Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 51 maddesinde yer vermiştir. Türkiye’de1963-1983 yıllarında çalışanlara grev ve toplu sözleşme hakkı verilmiştir. 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ve 2822 sayılı Toplu Sözleşme, Grev ve Lokavt Kanunu kabul edilmiştir. 12 Eylül 2010 tarihinde yapılan halk oylaması sonucunda Anayasanın 53. maddesine yapılan ek fıkra ile memurlar ve diğer kamu görevlileri, toplu sözleşme yapma hakkına sahip olmuşlardır (5982 sayılı K. md. 6).
5253 Sayılı Dernekler Kanunu, dernek ve vakıf dışındaki kâr amacı gütmeyen kuruluşların Türkiye’deki şube veya temsilciliklerinin yasak ve izne tâbi faaliyetlerini, yükümlülüklerini, denetimlerini ve uygulanacak cezalar ile derneklere ilişkin diğer hususları düzenlemektir. Dernekler, çok yaygın olarak örgütlenen sivil toplum örgütüdür. Derneklerin kurulma kolaylıkları ve etki alanlarının geniş olması tercih edilme nedenleri arasındadır. İçişleri Bakanlığı Dernekler Dairesi Başkanığı’nın 2017 verilerine göre Türkiye’de 109.818 dernek bulunmaktadır. Bu bağlamda toplumsal yaşamda her yerde karşımıza çıkabilirler. Türkiye’de özellikle eğitim alanında artarak çoğalmaktadır[1].
Kalkınma Bakanlığı, STK’larla işbirliği yaparak yürüttüğü projelerde lojistik performans İndeksinde Türkiye’nin lojistik performansını geliştirmeye çalışmaktadır. Hazırladığı eylem planı ile Türkiye’nin ihracata büyümesi, sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşması, lojistiğin büyümeye etkisinin arttırılması Lojistik Performans İndeksinde ilk 15 ülke arasında girebilmesini amaçlamaktadır. 10. Kalkınma Planında (2014-2018) Taşımacılıktan Lojistiğe Dönüşüm Programı Eylem Planından Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Ekonomi Bakanlığı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı, İlgili Sivil Toplum Kuruluşları sorumludur.
Kalkınma Bakanlığı, 10. Kalkınma Planı’nda STK çalışmalarına yer vermiştir[2]. SODES – Sosyal Destek Programı, Kalkınma Ajansları ve Cazibe Merkezlerini Destekleme Programı yer almaktadır.[3]. Dünyada uluslararası hukukun, insan haklarının, uluslararası ticaretin gelişimine çok önemli katkısı olan, uluslararası örgütler, sivil toplum kuruluşları, tarafından desteklenmekte, sivil toplum örgütleri, uluslararası örgütlerin etkili bir iletişim aracı olarak kullanılmaktadır. Uluslararası ticarette ödeme şekli olan akreditif, International Chamber of Commerce (Uluslararası Ticaret Odası) tarafından yayınlanmaktadır. , uluslararası alanda taşınan eşyanın taşınması, teslimi ve navlunun ödenmesi ile ilgili taraflar arasında sorumlulukların paylaşılması konularında düzenlemeleri içermektedir. Dernek, sendika, meslek kuruluşu, oda, birlik olarak açılan sivil toplum kuruluşları uluslararası ticarete katkıda bulunmaktadır.
( devam edecek)
[1] Eraslan Levent, Seydi Battal Bertlek, Türkiye’de Eğitim Derneklerinin Sorun Alanlarının Değerlendirilmesi , Gaziantep Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi (http://sbe.gantep.edu.tr) http://www.acarindex.com/dosyalar/makale/acarindex-1423881349.pdf (Erişim Tarihi 10.03.2017).
[2] http://odop.kalkinma.gov.tr/dokumanlar/18Tasimaciliktan_Lojistige_Donusum_Programi.pdf ErişimTarihi 05.01.2018).
[3]s://www.ab-ilan.com/t-c-basbakanlik-yurtdisi-turkler-ve-akraba-topluluklar-baskanligi-sivil-toplum-destekleri/(Erişim Tarihi 03.01.2017).
Dr. Öğretim Üyesi SELMİNAZ ADIGÜZEL
Harran Üniversitesi Siverek Uygulamalı Bilimler Fakültesi
DEKAN YARDIMCISI
Makale Organizasyonunu Yapan;
Proje Geliştirme Koordinatörü, Ayşe KARAKAYA,
Lojistikcilerinsesi.biz